Kağıthane Escort

PLATİN ÜYELER

VIP ÜYELER

GOLD ÜYELER


Kağıthane Escort

Kağıthane Escort Elif, 27 yaşında, Kâğıthane’nin modern sokaklarında bir ateş gibi parlayan bir kadındı. Sarı saçları, omuzlarından beline ipek dalgalar halinde iniyor, her tel ışıkta dans ediyordu. Zümrüt yeşili gözleri, hem masum hem vahşi bir tutkuyla doluydu. Bal renkli teni, kırmızı mini elbisenin altında pürüzsüzce ışıldıyordu. Göğüsleri, elbisenin dekoltasında kabarık, kalçaları eteği geriyordu. Kâğıthane’de escort olarak çalışıyordu, ama bu onun için bir sahneden ibaret; arzularını özgürce yaşadığı bir dünya.
Kâğıthane’de, bir rezidansın sekizinci katında, şık bir dairede yaşıyordu. Loş fenerler, kadife perdeler ve yumuşak bir koltuk, sığınağıydı. Kağıthane Escort Elif, müşterilerini özel bağlantılarla buldu. Bir akşam, yeni müşterisi Kaan ile buluşacaktı. Kaan, 34 yaşında, esmer, bir reklamcı, hayatın yoğunluğundan kaçmak isteyen biriydi. Elif, buluşma öncesi aynada kendini süzdü; elbise kalçalarını sarıyor, dantel külot süzülüyordu. Bu gece bir kıvılcım olacak, diye düşündü.
Kapı zili çaldı. Elif, topuklarıyla kapıya yürüdü; etek her adımda kalçalarını vurguladı. Kapıyı açtı; Kaan, siyah gömlek içinde, elinde küçük bir parfüm kutusu duruyordu. “Merhaba, Elif,” dedi, sesi derin. “Hoş geldin, Kaan,” dedi Elif, gülümseyerek, kokusu gül ve misk. Parfümü aldı, “İnce düşüncelisin,” dedi, Kaan’ı içeri davet etti.
Elif, şarap doldururken, “Kâğıthane’ye sık gelir misin?” diye sordu, gözleri Kaan’ın dudaklarında. Kaan, “Senin için geldim,” dedi, içten. Elif, koltuğa oturdu, uyluğu Kaan’a değdi. “Seni gördüm… içimde bir şeyler kıpırdadı,” dedi, elbisenin askısı kaydı. Kaan, “Elif, sen… başka bir dünyadan,” dedi, gözleri göğüslerine kaydı. Elif, Seni avucuma alacağım, diye düşündü.
“Rahatla,” dedi, parmakları Kaan’ın gömleğine kaydı, düğmeyi çözdü. Kaan, “Elif, bu…” dedi, ama nefesi hızlandı. Elif, “Sadece seni hissetmek istiyorum,” dedi, nefesi boynuna çarptı. Ayağa kalktı, elbisesi kalçalarında oynadı. “Unutulmaz bir gece olsun,” dedi, elbisesini sıyırdı, dantel sutyen göründü.
Kaan, “Muhteşemsin,” dedi, sesi çatallı. Elif, yanına oturdu, bacakları dolandı, kalçaları sürtündü. Elini pantolonuna kaydırdı, penisinin sertliğini hissetti. Fermuarı indirdi; penis, sıcak, kalın, nemliydi. “Kaan, bu bizim için,” dedi, parmakları peniste dans etti. “Böyle mi?” dedi, ritmik hareket etti. Kaan, inledi; “Elif, çıldırıyorum.”
Elif, diz çöktü; dudakları penise dokundu, tuzlu tat yayıldı. Dilini ucunda gezdirdi, her kıvrımı tattı. “Seni böyle tatmak… bağımlılık,” dedi, dudakları penisi sardı, ritmik, boğazına aldı. Kaan’ın inlemeleri doldu, elleri saçlarına dolandı.
Elif, ayağa kalktı, külot yere düştü, teni parlıyordu. “Beni hisset,” dedi, Kaan’ın üstüne oturdu, penisini eline aldı, teninde kaydı. Penisi içine aldı; sıcaklık, sıkılık, nefesi kesildi. “Kaan, inanılmazsın,” dedi, kalçaları ritmik hareket etti. Yatak odasında, çarşaflarda dans ettiler. “Bırak kendini,” dedi, Kaan’ın spermleri içine fışkırdı, bedeni titredi.
Doruktan sonra, Elif, Kaan’ın göğsüne yattı; “Bu bir gece değil, değil mi?” dedi. Kaan, “Seni unutamam,” dedi, parmakları saçlarında. Kâğıthane, onların tutkusuna tanık oldu.